Popüler Yayınlar

9 Şubat 2011 Çarşamba

Önemli hallerle gidiyorum

Hiç acımayacak sanmıştım. Sanki tamamen bitişi bu sefer hiç yaralamayacaktı beni. Çünkü sendelemekten ilerleyemez hale gelmişti. Ama umulduğu gibi olmuyormuş. Yine acıttı yine. 3 yıl her basit, zor, dehşet ayrılık nasılsa bu da öyleydi.
Hıyarla bitmek üzere olduğunu söylemiştim. Hatta burayı da sırf içimi dökmek için atmıştım. Ben ona bitti demiştim gerçi ama onun bunu idrak etmemesi ve kabullenmemesi hala sevgiliymişiz gibi davranmasından dolayı bitti sayılmıyordu. Ama bugün tamamen bitti. Bana "sen kendini ne sanıyorsun, iyi o zmaan bitsin. Şimdi kendi yoluna git de görelim." demesi bu kadar ağır gelmemeliydi. Bu kadar acı olmamalıydı. Aslında atlatmıştım çok güzel. İzin almadan dışarı çıkabiliyordum, ilk defa içimden gelerek çevremdeki insanları inceleyebiliyordum, abi herşeyi geç, erkek bile kesiyordum:S Yani ben bu kadar aşmıştım. Aştım sanıyordum.
Ama her ayrılıkta onun beni bırakmayışına olan güvenimdenmiş bu. Bu sefer yolu açtı. Kalmayacağım, kalmak istemiyorum da artık. Ama o yola koyulmak ne kadar zormuş şimdi anladım.
Büyüdüğün adam be kızım, nasıl kolay olmasını beklersin. İlk defa aşk dolu öptüğün, şehvetle öptüğün, arzu duyduğun, ilk defa içini tamamen açtığın, ilk defa ve tek birlikte olduğun adam bu, klay mı olacaktı. Buna gerçekten inandın mı diyorum kendime.
Sonra ise aklıma geçen sene geliyor. Geçen sene bugünden iki gün sonra. tam 11inde. O farkında değil o günün yıl dönümünde olduğumuzun. En yakın arkadaşlarımdan biri ile seviştiğinin yıl dönümü olduğunu bilmiyor. Ben biliyorum. Geçen sene üç gün sonrasında o evde olan arkadaşımdan duyduklarımı hatırlıyorum. O an titreyerek yere düştüğümü, boğazımdaki tarif edilmez acıyı, kalbimin bıçaklarla dilimlendiğini ama kulaklarımın daha fazlasını duyamadığını. Hepsini hatırlıyorum. Hıçkırmak ve titremekten saatlerce konuşamadığımı. Nasıl unutabilirim ki. Ondan ayrılmayı, ondan nefret etmeyi, tanımadığın insanlara bile kahkahalar eşliğinde bu olayı anlatıp ardından hıçkıra hıçkıra o yabancılara ağlamayı kim unutabilir ki. Aylarca yemek yiyemeyişimi hatıladım bir de. 50 kilodan 45 kiloya düşüşümü sadece 3 hafta içinde. Sonra da kendimi birini sevmeye şartlamamı, tam bunu başaracakken hastayım demesini. Ölüyorum demesini. Aylarca yalvarışlarını.
Ve sonra mı? Ne kadar aptal olduğuma emin oluyorum sonra, kapıyı bir kere araladıysan ve kovduysan birini içinden, nafile uğraşma. Neden mi. Ben o aralık kapıdan tekrar aldım onu içeri. Tam 5 ay sonra soktum. Kapıyı kitlemeye, onu yeniden kalbime hapsetmeye çalıştım. O da çalıştı, göz yaşlarını gördüm, bana sarılıp ağlayışını, titreyerek bırakma deyişini. "Bir daha kötü hiçbir şey olmayacak. Sadece sen ve snein sözlerin olacak. Sadece sen olacaksın hayatımda. Ve senden değerli kimseyi koymıcam. Sadece bir gece yaptığım bir şey için bizi bitirme, böyle aşklar bitmez." deyişini. Ve o kapıyı kitlemek istedim yine. Onu içeri almışken. Meğer aptalmışım, açılan kapılar kapanmazmış bir daha.
Şimdi o yine aynı adam. Aldatmadı elbette. Bitsin de istemedi. Ama ben onun elinin altında duran, o barlarda gezerken evde oturan sadece okula gitmeye hakkı olan, arkadaşlarıyla görüşmeye izni olmayan kölesi olamazdım. Hele yaşananlardan sonra hiç olamazdım. Zaten benim doğama uymaz ki. Daha önce yapmadığı bir eşyi şimdi benden isteyemez ki. Sırf birini sevmeye çalıştım dedim diye bana bunları diretemez ki. Ve en önemlisi ben içimden ihanetini silememişken bana "kal" diyemez ki.
Dedi 3 ay boyunca dedi. Ama gelip almadı, gelip onun olmam gerektiğini göstermedi. Sadece sözler değildir bizi inandıran. Hatta benim için, asla sözler olmadı inanmamı sağlayan. özlerini görmüyorsam, gözlerinde görsem de benim için senin yaptıkalrını görmüyorsam özür dilerim eski sevgili, benden gelecek bekleme bize.
Şimdi biliyorum, bir gelecek var önümde. Şimdi biliyorum yürüyeceğim. Ama şunu yeni öğrendim, her şeye rağmen acıyacak canım. Her adımımda o da olacak içimde istemesemde.

2 yorum:

  1. Zaman içinde bu düşüncelerin de değişecek inan bana..
    Seninki sence bağlılıkmı, bağımlılıkmı?

    YanıtlaSil
  2. Keşke anlamış olsam, bağlı mıyım hala, yoksa hastalık gibi bir bağımlılık mı diye. Ama umarım biter.

    YanıtlaSil